İşsizlik Sorunu, Geçmişi ve Geleceği
Eskiden insanların büyük kısmı tarım ile uğraşır, bol emek karşılığı aldıkları ürünlerle kendileri için gelir, şehirdeki insanlar için gıda, giyecek gibi girdiler üreterek geçinirlerdi.
O dönemler insan nüfusu yoğunluğu düşüktü ve açıkçası işsizlik pek bilinen bir sorun değildi. Hatta 20. yüzyıla kadar asıl sorun bir şeyin üretilmesi idi. Üretilen şeyin mutlaka bir alıcısı olurdu.
Oysa bugün dünya çapında büyük bir işsizlik sorunu var. Eskiye göre değişenler belli. Tarım ve daha birçok sektörde insan gücü yerini makine gücüne bıraktı. Bu sebeple örneğin 20 kişinin çalışıp kendine iş yaratacağı bir işi bir makine ve bir insan yapabiliyor olmaya başladı. Bu kimi zaman yüzlerce insanın işini tek bir makinenin yapmasına kadar uzadı. Böylece işverenler grev, maaş, eğitimler gibi birçok sorundan kurtuldukları gibi ucuz maliyetle yüksek miktar standart ürün ürettiler.
Bunun sonucunda birçok insan çok daha az iş yapmaya; işsizlik genel bir sorun olmaya başladı. İnsanlık yeni yeni işsizlik sonucu oluşan psikolojik sorunlarla yüz yüze geldi.
Ayrıca işsizlik sadece iş arayan bireyin iş bulamaması ile açıklandı. Oysa eskiden evdeki kadın bugünkü gibi birçok işi makinelerle yaparak gıda ürünlerini marketten satın almaz, bahçesinde gıdasının büyük kısmını yetiştirir, kışlık turşusunu, salçasını, reçel-marmeladını yapar, halı dokur; okula giden veya gitmeyen çocuklar kimi yerde hindi çobanlığı, tarlada karga kovalama, bahçe işlerine yardım etme gibi işler yapar hatta yaşlı ve özürlüler de asla işsiz kalmamacasına çalışırlar ya evin hanımına yardım ederler ya da arıcılık, ipek böcekçiliği, halı dokuma gibi kendine uygun işleri yaparlardı.
Bugün özellikle şehirlerde böyle bir yapıyı görmek mümkün değil. Bu yapı köylerde de gitgide azalıyor ve zaten insanlar şehre göç ediyor. Ayrıca yukarıda bahsettiğim gibi herkesin çalışması söz konusu değil. İnsanların çalışmasının beklendiği 25-65 yaş arası gibi üretken bir dönem var. Bu dönemde herkes çalışmak zorunda. Bunun dışındaki yaşlardakiler resmi olarak işsiz sayılmıyor. Oysa sağlıklı bir insanın bir şekilde kendini faydalı hissedeceği bir işi yapmak konusunda sorumlu hissetmesi hemen hemen her yaş için şarttır.
Buna göre bir felaketin yaklaşıyor olduğunu görmek zorundayız. Çünkü 2008 yılı nüfus sayımına göre Türk halkının yarısı 28 yaşın altında, yüzde 26'sı ise 14 yaşın altında. Bu genç nüfusun önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde iş aramaya başlaması ile mevcut işsizlik rakamlarının inanılmaz boyutlarda artacağını gösteriyor.
Belçika gibi ülkelerde ve yeni yeni bizim ülkemizde devlet, işsizlere iş bulana kadar para ödeyebiliyor. Bu durum özellikle Belçika’ da çalışmadan geçinen bir kitleyi destekliyor. Bu durum kimilerine göre işsizlikten bile kötü, çünkü insanlar hem çalışmadan kazanmaya, geçinmeye alışıyorlar, hem işlevsiz, hareketsiz uzun süre geçirdikçe yeniden bir işe başlamaktan kaçınıyorlar. Hatta artık çalışamıyorlar.
Yüksek ve Harcanamayan Enerji Tüketimi Sorunu
Bir de tüm bunlar olurken bir de görüyoruz ki insanlar çok gıda tüketiyor ve az hareket ediyor. Dolayısı ile sürekli kilo alıyor. Bu durum hem insanları mutsuz ediyor, hem birçok hastalığa yol açıyor. Aşağıdaki haritaya bir göz atınız:
Harita 1: Dünya günlük enerji tüketimi (Kaynak: http://faostat.fao.org) [Erişim: 2008]
Haritada görüldüğü gibi Türkiye’ de kişi başına günlük enerji tüketimi 3200-3400 kcal arasında. Bu, Avrupa ve ABD’ de 3400 kcalnin üzerinde.
Oysa ortalama sağlıklı bir insanın günde 2200-2600 kcal alması lazım. Lütfen aşağıdaki çizelgeyi inceleyiniz:
Çizelge 1: Günlük Kalori (kcal) İhtiyacının Yaş, Cinsiyet ve Fiziksel Aktiviteye Göre Değişimi (Kaynak: ABD Tarım Bakanlığı) [Erişim: 2008]
Yani Türkiye’ de herkes ortalama günlük 500 kcal fazla alıyor. Ve biliyoruz ki insanlarımız şişmanlıyor çünkü bu kaloriyi yakamıyorlar. Bu hem zararlı, hem israf.
Yukarıda açıklanan tüm bu sorunların ortak olarak çözülebileceği bir sistem acaba mümkün müdür?
İnsan Gücü ile Enerji Üreten Elektrik Santralleri
Buna göre özellikle işsiz insanlar spor merkezi şeklinde tasarlanmış yapılarda en azından iş saatleri süresince aletleri çalıştıracak. Buna göre bir kişinin dakikada en az 5 kcal harcadığını yani kazandırdığını düşünebiliriz (http://www.milliyet.com.tr/2002/08/26/yasam/ayas.html). Yine buna göre kişi başı günde 400 dakika çalışılsa toplamda kişi başı net enerji olarak 2.000 kcal üretilebilir.
Buna göre günde 10.000 kişinin çalıştığı bir insan enerjisi üretim santralinde:
10.000 x 2.000 = 20.000.000 kcal değerinde enerji üretilir. Bu da 23.260 KWh (kilovattsaat) gücünde bir santrale eşittir.
Peki Türkiye’ de ne kadar işsiz var?
Tablo 1: Türkiye işgücü durumu, Ekim 2008 (Kaynak http://www.tuik.gov.tr ) [Erişim: 2009]
Yukarıdaki tablodan görüleceği üzere 2007-2008 ortalama 2.500.000 kişi işsiz.
Buna göre resmi işsizleri bu santrallerde işe alabilirsek:
2.500.000 kişi x 2.000 kcal = 5.000.000.000 kCal = 5.815.000 KW/gün
Yılda
5.815.000 x 200 işgünü = 1.163.000.000 KW
Ayrıca Türkiye’ de mevcut sağlık için spor yapan ve sağlık için spor yapmak zorunda olan birçok kişi var. Buna göre Türkiye’ nin en az yarısının günde 500 kalori harcayacak faaliyetlerde bulunması elzemdir. 2.500.000 kişi için yapılmış tesisler iş saatleri dışında spor amaçlı kullanılabilir. Bu durumda yine en az bu kadar bir enerji, iş dışı saatlerde üretilebilir. Ayrıca tatillerde de üretim olabilir.
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu Türkiye’ nin 2010’ daki enerji ihtiyacı 230.000.000.000-237.000.000.000 KWh, 2020 yılında ise 406.000.000.000-499.000.000.000 kWh enerjiye ihtiyaç olacağını söyledi. (Kaynak: http://www.guncel.net/ekonomi/enerji/2008/07/10/enerji-ihtiyaci-katlaniyor.htm)
Bu durumda en az 2.500.000.000 KW enerji üretilerek Türkiye ihtiyacının % 1’i karşılanabilir.
İlk bakışta saçma ve etkinlikten yoksun görünse de bu tür tesislerin toplam faydaları yüksek olacaktır. Şöyle ki:
1- İşsizlik Sorununun Kalmaması: Devlet her çalışana en azından asgari ücret ödeyerek sürekli işgücü tüketen bir iş sahası açmış olacaktır. Tüm devletler bir şekilde parayı çalışmasalar bile vatandaşlarına dağıtıp onlara harcatmak zorundadır. Bunun için Keynes adlı bir ekonomist gerekirse devletin işsiz insanlara çukur açtırıp kapattırmasının bile faydalı olduğunu belirtmiştir. Burada yapılan elbette ki çukur açıp kapatmaktan çok daha faydalıdır.
2- Genel Sağlık Durumunun İyileşmesi: Toplumun genel olarak sağlık durumu iyileşecek, sağlık harcamaları düşecektir. Ayrıca obeziteye bağlı sorunlar azalacaktır.
3- İşsizlik Depresyonu Sorununun Çözülmesi: İşsizlik sebebi ile ortaya çıkan psikolojik sorunlar büyük oranda ortadan kalkacaktır.
4- Bilim ve Teknolojiyi Geliştirmesi: Alternatif bir enerji ile yepyeni bir yenilenebilir enerji kaynağından faydalanılacaktır. Burada yapılacak teknolojik araştırma ve gelişmeler hem enerji hem tıp hem de spor alanında önemli bilimsel çalışmalar yapılmasını sağlayacaktır.
5- Tarım ve Gıda Sektörlerini Güçlendirmesi: İnsanlar artan kalori ihtiyacı sebebi ile daha çok gıda tüketecek bu da tarım başta olmak üzere ekonominin en temel dinamiği olan gıda sektörünü destekleyerek tüm ekonomiyi güçlendirecektir.
6- Her Yerde ve Her Yere Üretim Sağlaması: Küçük birimlerde çok çeşitli yerlerde üretim yapılabilir ve böylece uzak yerlere elektrik ulaştırma sırasında yaşanan kayıplar önlenebilir. elektriğin ulaşmadığı bir çok ilçe ve köyün bu konuda sorunu çözülür. Ayrıca köydekilere iş imkanı sağlandığı gibi ana merkezden elektrik üretim miktarı takip edilerek performans ölçümleri yapılır ve işçilerin çalışıp çalışmadığı uzaktan kontrol edilebilir.
7- Gelecek İçin Umut Olacak Olması: İleriye dönük çözümsüz gibi görünen bir sorun için çok önemli bir çözümdür. Lakin bugün önümüzde olan işsizlik sorunu, önümüzdeki yüzyılda makineleşmenin artması ile hareketsiz, sağlıksız ve işsizlikten dolayı depresif toplumlar yaratmak üzeredir.
8- Enerji İstihsali Sağlaması: Önümüzdeki dönemlerde fosil yakıtlar ya tükenecek, ya da enerji üretmek için kullanılamayacaktır. Bu durumda yenilenebilir ve alternatif enerji tek seçenek olacaktır. Yine bu durumda nüfusun daha büyük bir kısmının bu yolla enerji üretmesi sağlanarak olası enerji kaynakları içerisinde önemli bir enerji istihsali sağlanabilecektir.
Açıkçası yukarıda anlattığım konu bence doğru planlamalar ve geliştirilen üretim teknolojileri aracılığı ile gelecekte yenilenebilir enerji üretmek ve kullanmak zorunda kalacak olan insanoğlu için iyi bir çözüm olacak ve tüm dünya ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisinin en az % 5-%10' u gibi bir miktarı bu yolla elde ederek hem işsizlik sorununa bir çözüm bulacak, hem de yukarıda saydığım diğer avantajlardan faydalanacaktır.
Umarım önümüzdeki dönemde yeni nesillere çalışmaktan korkmadan mutlu mesut yaşayabilecekleri güzel olanaklar sunabiliriz.
En derin saygılarımla.
Hakan Ozan Erzincanlı
Ziraat Yüksek Mühendisi
www.tarimsal.com
{nomultithumb}
Facebookta paylaş
Twitter'da paylaş
Google+'da paylaş!
Pinterest'te paylaş!